Sergen - Bıçkıdere Şelalesi Yürüyüşü
Sergen-Bıçkıdere Şelalesi arasındaki nefis orman dokusunda bize dair muhteşem günlerden birini yaşadık. Kısa bir süre köy yolunda yol aldıktan sonra yağmur ormanları tadında Istranca Ormanları'na giriş yaptık. Yol ormana gömülünce her şey değişti, hava, renkler,kokular ve sesler. Gökyüzünü göstermeyen tünel yollar, yapraklardan kaçan ışıkların gölge oyunları, mor mor her yere dağılmış zelenikalar ve onlarca kuş sesleri eşliğinde yol aldık.
Yeşili anlatmaya gerek yok,yer gök yeşilin her tonuyla çoşmuş, dere minik de olsa vadisinde çağıl çağıl akıyor, sağa sola kaçışan kertenkeleler ve ayağımızın altındaki minik dal çıtırtıları ile rüya mı? dersiniz, masal mı? bilemem lakin bizim için Istranca'nın büyüsüydü. Kapılıveriyorsunuz, aklınıza geride kalan hiç bir şey gelmiyor,içine hapsediyor, yaprağında, damlasında, taşında kalıyorsunuz.
Dört saate yakın keyifli bir yürüyüş sonrası 13km arkamızda kalmış, hazırlanmış çaylar, tandır ekmeğinde kuru dolma, baklava üçlüsüyle yorulan ayaklar dinlendi, açıkan mideler doydu. Bıçkıdere Şelalesinde geçiren bir saatin arkasından ormanın iyiliğini, şifasını, keyif ve mutluluğunu yüklenip döndük.
KAT RUHUNU DOĞAYA