Çadır Kamp

Çadır Kamp

AYAK İZLERİMİZ

Çadır Kamp

Etkileyici, derin ve dingin orman dokusunda iki özel gün geçirdik. Yeni bir bölğe yeni bir kamp alanı heyecanıyla yollara düştük, kamp yerine geldiğimizde yine bize dair özel bir dokudaydık. Yüksek ağaçlar, büyükçe bir dere, yapraklarla kaplanmış çadır alanı ile mest olduk. Sabah kahvaltısını hızlıca yapıp çadırları kurduk ve bu muhteşem dokunun keyfini çıkarmaya başladık. Biraz hareket edelim diyerek rotasız, patikasız orman dokularından Dupnisa mağarasına yolculuğa çıktık. Yine bizi bizden alan ormanın dokusu, kokusu, görüntüsü ve sesiyle büyülenerek mağaraya ulaştık. Kısa bir çay molasından sonra tekrar başka bakir dokulardan geçerek kamp alanına ulaştık. Biraz hararetimiz artmış, derenin suyu daha çekiçi hale gelmişti, hopp kıyafetlerle suya, biraz çoçuksu hallerle eğlendik. Koca bir kamp ateşinin etrafında kurunup, akşam yemeği hazırlıklarına başladık. Gecenin zifiri karanlığını, ateşimiz ve samanyolunun yıldızları aydınlattı. Hoş sohbetler, bazen sevimli takılmalar, bazen müziğin ritmiyle oynama derken uyku saatini bulduk. Doğayla uyumanın sihirli etkisiyle sabah dinç ve keyifle güne uyandık. Sohbete, yemeğe ve eglenceye kaldığımız yerden devam ettik. Doğa yürüyüşüne gelen arkadaşları misafir edip yolladıktan sonra lezzetli kamp yemekleri ile akşamı ettik. İki güzel günün felekten çalıp, yaşanmışlık defterine yazdık. Hayat ne kadar nefes aldığın değil, nefesinin kesildiği anlar miktarıdır.